Blog Yazılarımız

TUDPAM | Türk Dış Politikası Araştırma Merkezi > Analizler > Türkiye – Afrika – Rusya Üçgeni

Türkiye – Afrika – Rusya Üçgeni

Anıl UĞUR
TUDPAM Araştırma Asistanı

Afrika toprakları gün geçtikçe astral boyuttan çıkmaya başlamaktadır. Bu duruma şüphesiz etki eden aktörlerden biri Türkiye bir diğeri ise Rusya olmaktadır. Türkiye’nin Afrika kıtasında yürütmekte olduğu insani diplomasi tabiri caizse yere düşen Afrika’yı yerden kaldırmak için uzatılan bir el olarak devam etmektedir. Öte yandan kolonyalizm okyanusunda daha fazla boğulmak istemeyen kıta ülkeleri ise Batı’ya sırtını dönmeye başlamaktadır. Nijer’de yaşanan darbe akabinde Fransa’nın askeri birliklerinin ülkeden zorla çıkartılması bu duruma verilebilecek en güzel örnekler arasındadır. Nijer darbesinin üzerinden yaklaşık 15 gün dahi geçmemişti ki Burkina Faso, Fransa için tanınan vergi muafiyetlerinin kalktığını duyurdu. Son 3 sene içerisinde Batı Afrika bölgesinde 5 darbe girişimi oldu ve biri dışında diğerleri başarıyla gerçekleşti.

Rusya’nın bölgeye enjekte olması ve Afrika ülkeleriyle sıkı ilişkiler içerisine girmesi, kıta ülkelerinin Rusya’yı “Yeni bir yol” olarak nitelendirmesine yol açmış olma ihtimali gittikçe artmaktadır. İkincisi düzenlenen Rusya – Afrika Zirvesi’nde katılım yoğunluğunun yaşanması da bu duruma bir örnek olurken, Rusya’nın Afrika’da karşılık bulduğuna dair de bir kanıt niteliği taşımaktadır. Wagner grubunun da desteği ile Afrika ülkeleriyle sıkı ilişkileri devam eden Rusya, yavaş yavaş yerel yönetimleri etkisi altına almaktadır. Türkiye’nin Rusya ile uyumlu ilişkisi de Afrika ülkelerinin Rusya’ya daha hoş bakma nedenleri arasında yatmaktadır. Geçtiğimiz ay bir araya gelen Recep Tayyip Erdoğan ve Vladimir Putin tahıl koridoru meselesinde Rusya’dan gelecek 1 milyon ton tahılın, un haline getirilip Afrika’daki fakir ülkelere gönderme konusunda mutabık kalmıştı. Bu mutabakat bizlere hem Türkiye hem Rusya hem de Afrika açısından kazançlı bir tablo sunmaktadır. Hem kazanan hem de ilişkilerin geliştirilmesine olanak tanıyan Türkiye – Afrika – Rusya üçgeni haliyle Türkiye’nin de bulanıklaşan dış politika gözlüğünü silmesine yol açmıştır. Avrupa Birliği (AB) ile ilerlemeyen sürecin ardından Avrupa’nın baskılarını bir kenara bırakan Türkiye, aktörel menfaatini daima ön planda tutmaya çalışmıştır. Rusya’ya karşı güven problemi duymadığını defaatle dile getiren Erdoğan, Avrupa ve Rusya ile aralarında yakınlığın aynı olduğunu belirtmiştir.

Rusya’nın Afrika’da karşılık bulması ve Türkiye’nin artan Afrika ilişkiler beraberinde gelen Türkiye – Rusya ortaklığı; Türkiye – Afrika – Rusya üçgeninin dinamiklerinin ne kadar sağlam ve birbirine bağlı olduğunu göstermektedir. Rusya’nın yalnızlaştırılması, Afrika’nın sömürge kültürünü reddetmesi, Türkiye’nin Avrupa tarafından karşılıksız kalması birleşmenin temel taşları arasında sayılmaktadır. Bakıldığında, nedenlerin hepsinin Avrupalı devletler tarafından ortaya çıktığını ve kendi çıkarları doğrultusunda hareketinin bir sonucu olarak bu üçgenin oluştuğu söylenebilir. Türkiye’nin Avrupa ile ilişkilerine minimal es vermesi; ulusal çıkarlarını terk etmesi durumunu asla gerektirmemekle birlikte atılacak adımların daha titiz ve sağlıklı olmasını beraberinde getirmektedir. Hem tahıl antlaşmasındaki üstlendiği insani rolü hem de Afrika ülkelerindeki hoşgörüyle karşılanma durumunu oldukça etkili ve istikrarlı götürmesi gerekmektedir. Batı ülkeleriyle araya giren boşluğun Afrika ve Rusya ile doldurulmaya çalışılması kısa vadede mantıklı görünmüş olsa dahi uzun vadede Türkiye’yi yoracak ve en ufak anlaşmazlıkta hata oranını arttıracaktır. Yapılan iş birliği ve ortak çıkarlar tabiri caizse bir ip üstünde cambazlık gerektirmektedir. Bu süreç içerisinde Türkiye’nin bu üçgendeki dengeyi sağladığını ve Avrupa tarafından alınan menfi kararların bertaraf edilerek diplomatik dengesinin bütün ülkelerle gerçekleşmesi Türkiye’nin çıkarına hizmet edecektir.

Kaynakça

https://www.iletisim.gov.tr/turkce/haberler/detay/cumhurbaskani-erdogan-rusyadan-gelecek-tahili-un-seklinde-fakir-afrika-ulkelerine-gonderme-konusunda-mutabik-kaldik (e.t. 04.10.2023)

Webinara
Kayıt Ol !

Son 2 Gün