Blog Yazılarımız

Haber Analiz | Bölgesel Sahiplenme

Görkem Berk Gedikli

TUDPAM Araştırma Asistanı

Haber

Fidan, açıklamalarında İsrail’in Gazze’ye saldırısıyla ortaya çıkan son krize iki devletli kalıcı bir çözüm bulunması sonrasında girilecek dönemde Türkiye ile Arap ülkelerinin bir “güvenlik ittifakı” oluşturmaları ihtiyacından söz ediyor. (Hürriyet, 31.07.2024)

TUDPAM Haber Analizi

Hakan Fidan Sky News’e verdiği röportajdaki Türkiye olarak Arap ülkeleriyle ittifak kurarak bölgedeki güvenlik sorununu çözebiliriz açıklaması, 7 Ekim 2023 tarihinde İsrail’de başlayan olaylardan sonra oluşan konjonktüre yeni bir yorum katarak Arap ülkelerle birlikte bir ittifak kurma fikrini ortaya çıkardı.

Hakan Fidan’ın ortaya koyduğu “bölgesel güvenlik ittifakı” kamuoyunun önünde ilk defa bu kadar güçlü şekilde ele alınıyor.

Hakan Fidan, savaş sonrası dönem için çözüm konusunda Türkiye’nin iki devletli ve garantörlük mekanizmasının olduğu bir formülü çözüm olarak sunduğu ifade etti. Ayrıca Türkiye’nin diğer Arap devletleriyle de güvenlik için deyim yerindeyse elini taşın altına koymaktan çekinmeyeceklerini ifade ettiklerini belirtti.

Fidan, Türkiye’nin Arap devletlerle olan ilişkilerinin oldukça iyi bir seviyede olduğunu ve çeşitli konularda ihtilaflar olsa da bunların ikili ilişkileri çok etkilemeyeceğini ifade etti. Bunu ifade ederken Arap ülkeleriyle bir ittifak mekanizması kurma fikrini ileri sürüyor. Özellikle bölgede yeni güvenlik krizleri yaşanmaması için böyle bir ittifakın sorunları temelden çözmek yolunda önemli bir adım olacağını savunuyor.

Hakan Fidan, bölgesel ittifak ile ilgili görüşlerini ilk defa bu kadar kapsamlı şekilde ele aldı ancak hala cevaplanması gereken sorular var. Böyle bir ittifak gerçekleştiği takdirde içinde kimlerin bulunacağı, Türkiye’nin ne gibi sorumluluklar alacağı, mevcut ittifaklar tarafından nasıl yorumlanacağı gibi konularda daha detaylı ve sofistike bilgiler gerekmekte.

Türkiye’nin özellikle İsrail’in Gazze’yi işgali ile Orta Doğu’daki rolü ve pozisyonu her geçen gün daha da derinleşiyor. Türkiye’nin Arap ülkeleriyle iyi ilişkiler geliştirmesinin Türkiye’nin bölgedeki rolü için iyi etkileri olsa da Arap devletlerinin İsrail ile olan iş birlikleri yadsınamaz bir gerçek. Ayrıca Türkiye’nin Orta Doğu’da atacağı herhangi bir iş birliği adımının Neo-Osmanlıcılık olarak yorumlanması ve buna istinaden Türkiye’nin izole olması hiç de yabancı bir durum değil çünkü Ahmet Davutoğlu’nun Başbakanlığı döneminde ortaya koyduğu benzer fikirler neticesinde Türkiye bunu oldukça kötü bir şekilde tatmıştı.

Türkiye’nin Suriye’deki konumu ve Erdoğan’ın Suriye’nin Kuzeyindeki M4 karayolunun sınırlarını çizdiği koridoru kastederek başladığımız işi bitirmemiz gerekecek minvalindeki açıklamaları var. Bu açıklamalar, Türkiye’nin uluslararası arenada yine tepkilerle karşılaşacağı gerçeğini ve Arap devletleriyle “ittifak” için nasıl aynı pencerede olacağını ise tartışmalı bir konu olarak karşımıza çıkarmaktadır.

Webinara
Kayıt Ol !

Son 2 Gün