Blog Yazılarımız

TUDPAM | Türk Dış Politikası Araştırma Merkezi > Analizler > Türkiye ile Somali Arasındaki Tarihsel Bağlar ve Güncel İş Birlikleri

Türkiye ile Somali Arasındaki Tarihsel Bağlar ve Güncel İş Birlikleri

Fatmanur Taşçı

TUDPAM Uzmanı

1998 yılında ilan edilen “Afrika Eylem Planı”yla başlayan Afrika’yla ilişkilerin geliştirilmesi süreci, Türk dış politikasındaki değişimlerin uzantısı olarak 2005 senesinin “Afrika Yılı” olarak ilan edilmesiyle derinleşmiş ve 2008 yılından itibaren Afrika ile ilişkiler ciddi bir seviyeye ulaşmıştır. 1991 yılından sonra devlet otoritesi tesis edilemeyen ve 21. yüzyılın ilk kıtlığını yaşayan Somali, Türk dış politikasının hareket sahalarından biri haline gelmiştir. İnsani diplomasi odağında başlayan Türkiye-Somali ilişkileri, yumuşak güç araçlarının kamu diplomasisiyle tatbik edildiği ve devlet inşa sürecine dahil olunan bir boyuta ulaşmıştır.

Türkiye ile ilişkileri Osmanlı İmparatorluğu dönemine kadar uzanmakta olan ve 1960-1969 yılları arasında kısa bir demokrasi tecrübesi olan Somali, 1969’daki Sovyet Sosyalist Cumhuriyetler Birliği (SSCB) yanlısı darbe sonrasında Doğu Blokunda yer almış ve Somali ile Türkiye arasında, Somali Doğu Blokundan Etiyopya’ya açtığı savaş yüzünden çıkartılıp Batı Blokuna dahil olana kadar ilişki kurulmamıştır. Resmi ilişkiler, 1979 yılında Mogadişu Büyükelçiliği’nin açılmasıyla tesis edilmiştir. Ancak Somali’deki kaos hali Türkiye’nin ilişkileri derinleştirmesine pek müsaade etmemiştir.  1991 yılında Somali’de yaşanan İç Savaş nedeniyle büyükelçiliğin kapatılmasına rağmen ilişkiler sekteye uğramamıştır. Çünkü Somali’de yaşananlara kayıtsız kalmayan Türkiye, imkanlar dahilinde Somali’de barış ve istikrarın sağlanmasına katkıda bulunmaya çalışmıştır.

2011 yılında dönemin Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Somali’ye yaptığı tarihi ziyaretle iki ülke arasındaki ilişkiler yeni bir ivme kazanmış ve Türk Büyükelçiliği tekrar açılmıştır. Bu ziyaret, Somali’deki büyük kuraklık felaketine dikkat çekmek ve uluslararası toplumun Somali’ye yardım etmesini sağlamak amacıyla gerçekleşmişti. Bu dönemde Türkiye, Somali’ye insani yardım ve kalkınma projeleri kapsamında 1 milyar ABD Dolarını aşan yardımda bulunurken; ülkede eğitim, sağlık, ulaştırma ve güvenlik alanlarında çeşitli projeler yürüttü.

Türk İşbirliği ve Koordinasyon Ajansı Başkanlığı (TİKA), Kızılay ve diğer sivil toplum kuruluşları aracılığıyla yapılan yardımlar, Somali’nin yeniden inşa sürecine büyük katkı sağlarken, Türkiye 2017 senesinde Mogadişu’da Somali ordusu ve polisine eğitim veren en büyük denizaşırı askeri üssünü açmıştır. Yıllar içinde okullar, hastaneler inşa etmiş ve Somalilerin Türkiye’de eğitim görmeleri için çeşitli burs imkanları da sağlamıştır.

Yıllardır terör saldırıları ve korsanlık nedeniyle istikrarsızlık içinde olan Somali ile Türkiye arasında şubat ayında imzalanmış olan savunma anlaşması, ikili ilişkileri ve bölgenin istikrarını güçlendirmeyi amaçlamaktadır. Anlaşma kapsamında Türkiye, Somali’nin deniz sınırlarındaki korsanlığa karşı korunmasında ve karada terörle mücadele etmesine yardımcı olacak. Ayrıca bu anlaşmanın Etiyopya ile Somali’den ayrılmaya çalışan ve bağımsızlığını ilan eden Somaliland Cumhuriyeti arasında imzalanan tartışmalı anlaşmanın hemen ardından gelmesi dikkat çekmekte olup anlaşma, Somaliland’ın egemen bir devlet olarak tanınması karşılığında Etiyopya’ya Kızıldeniz’e erişim olanağı vermekteydi. Somali bu durumu, Etiyopya’nın egemenliğine yönelik bir tehdidi olarak gördü ve iki ülke arasında gerginliğe neden oldu.

Somali Cumhurbaşkanı Hasan Şeyh Mahmud, Savunma ve Ekonomik İş Birliği Çerçeve Antlaşması’nın terörizm, dış tehditler, korsancılık ve yasa dışı balıkçılıkla mücadele ile kıyıların korunmasını ve deniz kaynaklarının geliştirilmesi gibi konularda iş birliklerini kapsadığını belirtirken, antlaşmanın Etiyopya veya başka bir ülkeye yönelik düşmanca bir amacı olmadığının altını çizdi.

Ayrıca iki ülke arasında ortak bir deniz kuvvetleri oluşturulacağını açıklayan Hasan Şeyh Mahmud, bu kuvvetlerin, Somali sularını 10 (on) yıl boyunca koruyacağını ve deniz kaynaklarının gelişmesine katkı sağlayacağını belirtti.

Bu açıklamalara karşın Etiyopya, Türkiye-Somali savunma anlaşması konusunda sessizliğini korurken, Somaliland anlaşmayı tanımadığını açıklamıştır. Ayrıca Türkiye, bağımsızlık ilan eden Somaliland Cumhuriyeti ile Somali arasındaki durumdan endişe duyduğunu ifade ederek, bu sorunun uluslararası hukuk çerçevesinde çözülmesi gerektiğini belirtmiştir.

Geçtiğimiz mart ayında ise Türkiye ve Somali arasında Somali’nin kıyı şeridi boyunca açık denizde petrol ve doğal gaz arama faaliyetlerinde bulunmalarını sağlayacak bir anlaşmaya daha imza atıldı.

Afrika Boynuzu ülkesi, kıyı şeridi boyunca ticaret yapma fırsatlarıyla, iç güvenlik sorunlarını çözdüğü konusunda bölge liderlerini ikna etmeyi başardı ve Doğu Afrika Topluluğu’na katıldı. Son olarak Türkiye’nin Somali’de kendine has yardım modeli nedeniyle en etkin aktör olduğu görülmektedir. Türkiye-Somali ilişkilerinin kazan-kazan (win-win) stratejisi olarak şekillendiği ve tarafların kazanımlar elde ettiği gözlemlenmektedir.

Webinara
Kayıt Ol !

Son 2 Gün